12 Ağustos 2014 Salı

Eglence Adası Sentosa, Dünyanın en büyük Akvaryumu ve Merlion

Singapura gideli 5 ay geçmesine rağmen ben henüz gittiğimiz yerleri not etmeti tamamlayamadım. Bu sıralar farklı sorunlarla basettigimden Blogu cok boşladam da bugun bılgısayarda resimlerini görüp hatırladığım Sentosa adasını ve akvaryumu yazmalıyım dedım.


Singapurdaki 1. günümüzde çocuklardan dolayı önceledigimiz Botanik ve Orkide bahçelerini gezmiştik. Bag bahçe park gezerken hem doga ile icice nispeten enerji topluyabiliyoruz hem de çocuklar sehrin kalabalığı ve anlamadıkları bir cok binasındna uzakta diledikleri gibi koşup egnelebiliyorlar. Bu nedenle kuala Lumpurda ilk günümüzde Kus parkını Singapurdaki ilk günümüzde de ilk gittiğimiz yer Botanik bahçesi olmuştu.

Botanik bahçesinden cıktıgımızda hala günün bitmesine cok zamanımız olduğundan taxi ile eğlence adası Sentosaya giden teleferiklere binmek üzere yola çıktık. Sentosa ülkenin güney,nde sehirden ulaşımı cok kolay olan eskiden İngiliz Askeri Üssüne ait olan bu ada simdi Turistleri ceken tamamen eğlence, dinlenme, otel ve cesitli bahçelerin, bir cok aktivitenin olduğu bir yere dönüştürülmüş. Uzun lafi kısası eger Turist olarak Singapura gidiyorsanız bizim gibi ogleden sonra gidip yarım gün değil en az bir gününüzü buraya ayırmalısınız.
Universal Studios'un burada yeri varmış, çocukların yaşları için uygun olmayacağını düşündüğümüzden es geçtik. Otel de var, tatil köyü de var burada. Casino da vardı ama kumar haram olduğundan bakmadık bile :)

Sentosa ne demek:

Aslında Sentosa adası zamanında yerli Malaylar tarafından Palua Belakang Mati olarak anılırmış yani 'Ölüm Adası'. Buraya Ölüm Adası demelerinin bir kac nedeni olabilir adanın eskiden Korsanlar tarafından sık zıyaret edilip yerlileri ve mallarını talan etmeleri ya da 1840 larda bu adada bir salgın hastalığın yayılıp ordaki halkı öldürmesi ya da adanın topraklarının verimsiz olması da neden olmuş olabilir sonuc olarak 1972 de Singapur Turizm Tanıtım Kurulunun duzenledıgı bır yarışmada buranın adının Malayca barış ve Sukunet anlamına gelen Sentosa olmasına karar verilmiş.

Teleferik

Sentosa adasına arabayla ya da Otobüsle girilebileceği gibi biz Teleferige binmeyi tercih ettik. Hem bulunduğumuz yerden teleferıkle gitmek daha pratikti hem de teleferikle yukardan bir bakış güzel oldu. Özellikle çocuklar da aradan 5 ay geçmesine rağmen hala Singapurdan yana akıllarında en cok teleferiğin kalmasından anlaşılacağı gıbı mutlaka teleferıgı kullanmanızı tavsıye ederim.

Teleferigin 1972 senesinde yaklasık 6 Milyon Singapur doları harcayarak yapılan pahalı bir sistemi var imiş. Bu pahalı sisteme rağmen 83 senesinde olan bir kazada 7 kişi ölmüş. Günümüzde bir cok yenileme yapılmış olan Teleferige bebek arabasıyla cok rahat binilebiliyor ve yaklaşık 12 dakika sonra Sentosa adasında olunuyor. Teleferik Vagonlarında evlenenler bile var ;) Teleferigi beklerken sizi hazırladıkları küçük Teleferik Muzesini geziyorsunuz. Sentosa adasına Teleferikle gitmek için bilet alırken adadaki farklı aktıvıte ve biletli girilen yerlere Kombin bilet alabiliyorsunuz. Biz de hemgidis dönüs teleferik hem Akvaryum hem de Merlion denen sehrin Sembolü olan aslan baslı Balık heykeline giriş biletini kombinleyerek birlikte aldık.



Dünyanın en büyük Akvaryumu

Teleferikten indiğimizde Dünyanın en büyük akvaryumuna yürüyerek geçtik. Singapurdaki akvaryumda deniz suyu kullanılmış ve yaklaşık 2500 tane dünyada yasayan balık türünü 83 metre olan yer altı tünelinde seyredebiliyoruz. Akvaryumda cesitli aktiviteler bulunsa da bizim vaktimiz dar olduğundan herseye katılamadık. Giriste bizi 4 boyutlu kısa bir Film ile Su altı Dünyasına sokuyorlardı. Söyle ki girdiğimiz filmde Singapurdan hareket eden bir Gemi Kralın hediyesini Oman Kralına ulaştırmak ıcın yola çıkar ve bız de yola çıkan gemiyle birlikte bir Tufanla karşılaşıyoruz ve Gemi batıyor. Tufan sırasında seyircilere su bile sıçrıyor ;) damla damla su ile güçlendirilmiş 4 boyutlu Filmi Yusuf cok sevdi ilk 4 boyutlu hatta ilk sinema deneyimi idi ;) Gemiyle birlikte suya batınca film bitiyor ve bize de Akvaryumun kapıları açılıyor. Su altındaki canlıların dünyasına giriyorsunuz.

Akvaryum öncesi hazırlanmış ülke Standları ve sergilerinden:

Akvaryum giris


Sergi alanı




Oman devesi ;)


Ardından akvaryumun güzelliklerine dalıyorsunuz. Türlü ahtopotlardan, yengeçlere, balıklardan deniz analarına, yunuslara ve midyelere ve garip su altı bitkilerine şahitlik edip kocaman bir alemden habersiz olduğunuzu farkedip Allah'ın büyüklüğünü ve ne kadar aciz ve küçük yaratık olduğunuzu ve bütün bunların biz insanlar için yaratılmış olduğunu düşünüp şükrediyorsunuz, aklınıza şeytan fazla girmediyse.

Yunus gösterilerine dışarıdan bakabileceğiniz bir aktivite daha var, ama ayrıca ödemeniz gerekiyor. Ama akvaryum içerisinde kalarak da kısmen bu gösteriyi izlemek mümkün.

Singapurdan 5 gün sonra İstanbuldaki tematik akvaryuma gittiğimizde farkettik ki Singapurda gerçekten de balıkları bayağı boldu. İstanbulda fotoğraf çekerken akvaryumlardaki az sayıdaki balığın onümüze gelmesini beklerken Singapurda dolu dolu balık vardı yani m2 basına dusen balık sayısı (yoğunluğu) cok daha fazlaydı.

Akvaryumda fotoğraf makinesinin sarjı bittiği için bir süre makineyi girişteki Enformasyon bölümünde rica ederek doldurduk. Bir günde bir cok yere gidince makinelerin sarjları dayanmıyor bu yüzden bizim gibi sarj makinelerini yanımızda götürüp oturduğumuz her fırsatta sarja taktık.






 
Gün uzun ve bütün gun gezince fotoğraf makinesinin sarjı bitti ve cok resim çekemedim ama kesinlikle cok daha fazla fotoğraflamaya değecek bölüm vardı.

Merlion

Akvaryumdan sonra zamanımız cok kısıtlı olduğundan hızlıca bir Trene binerek 1 durak sonra Sehrin Sembolü olan Aslan baslı Denizkızı Merlion'a gittik. 13. yüzyilda Prens (daha sonra Singapur Kralı) Sang Nila Utama'nın o zamanlar Singapurda Aslanla karşılaşmasından kalan bir Sembol. O zamandan bu yana Singapura Aslan sehri denirmiş. 96 da insaa edilmiş ve 37 metre yükseklikteymiş. Giriste İngilizce olarak Prens Nila Utama nın ve sehrin geçmişi ile ilgili ilgi çekici kısa bir Film seyrediyorsunuz. İngilizcesi olanlar için Video Burda


Aslanın ağzından şehir arkaplanlı fotoğraf çektirip en tepeden şehri 360 derece izleyebiliyorsunuz.

Asansörle yukarı cıktıgınızda da Aslan Heykelinin ağzından ve Kafasından Adayı seyredebiliyorsunuz. Aslan heykelinin arkasında da güzel bir yürüyüş yolu var ama bizim vaktimiz olmadığından gezemedik.


Aslana çıkmak için Asansör bekliyoruz


Aslanın kafasından bir manzara


Aslanın kafasındna gördüğümüz Lunapark Yusufun hemen ilgisini çekmeyi basardı




Günün sonunda güneş batarken tekrar Teleferikle Adadan ayrılıp bulduğumuz bir Pizza Hut da pizza yedik ama orayı da her acıdan beğenmedik ;(

Devamı gelicek ins.

Akvaryum demişken ilgilenenler için İstanbul Akvaryum.

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlariniz icin